Üyelik Başvurusu Gönüllü Ol

Online Bağış Online Bağış Dosya Arşivi Dosya Arşivi
Keşmir'deki İşgale Dur De!

Tarih 05.08.2022 Okuma Süresi Okuma süresi 4d 15sn

Keşmir'deki İşgale Dur De!

Keşmir'deki İşgale Dur De!

Cammu Keşmir'in özerkliğinin kaldırılmasının yıl dönümünde Hindistan’ın Keşmirli Müslümanlara yaptığı zulümlere karşı basın açıklamamızı gerçekleştirdik.

Kıymetli İstanbullular, Değerli Basın Mensupları

Barışın, Kardeşliğin, Adaletin yegane kaynağı İslam’dır ve insanlık ancak İslam ile huzur bulur.

Müslümanlar kendi değerleri etrafında toplandığı ve adaleti şiar edindiği sürece yaşadıkları her yere huzuru ve güveni getirmişlerdir.

Lakin zalim yönetimler, putperest ve menfaatperest odaklar İslam’ı ve Müslümanları her zaman kendileri için bir tehdit olarak görmüşlerdir.

Otoritelerinin sarsılmaması, menfaatlerinin yok olmaması ve köle düzenlerinin devamı için her yolu denemeyi mübah saymışlardır.

Bugün nüfus bakımından dünyanın en büyük ülkelerinden olan Hindistan’ın Keşmirli Müslümanlara yaptığı zulümleri ve Keşmirli kardeşlerimizin çektikleri çileleri kamuoyuyla paylaşmak ve dertleriyle dertlenmek üzere toplandık.

Keşmir’i adeta bir hapishane haline çeviren Hindistan yönetimi;

Müslümanların ibadetlerine kısıtlamalar getirme, camilerimizi tahrip etme, çocuklarımızın İslami eğitimlerine engeller koyma, bacılarımızın tesettürüne el uzatma, mallarını gasp etme, canlarına kasdetme, kısaca onları asimetrik psikolojik terörün tüm yönleri ile kıskaca almışlardır.

İşgalci Hindistan yönetimi anayasanın 370'inci maddesini 5 Ağustos 2019'da iptal ederek bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırmış ve eyaleti ikiye bölerek, Müslümanlar üzerindeki zulümlerinin kamuoyuna çıkmaması için elinden geleni yapmıştır. 

Aynı şekilde Hindistan’daki Müslümanların ahvali de kötüye gitmektedir. 300 milyona yakın müslümanın yaşadığı Hindistan’da Müslümanlara azınlık muamelesi yapmak, anayasal haklardan mahrum bırakmak, haklarını savunmalarına izin vermemek ancak zulmün bir göstergesidir.

İslam düşmanlığını en çok teşvik edenler arasında Hindistan’ın olduğu bilinmesine rağmen ve Müslümanları terör destekçisi gibi gösterme hadsizlikleri ayan beyan ortada iken hiçbir şey yokmuş gibi davranmak insanlıktan çıkmak demektir.

Hint zulmü sadece Keşmir'i değil tüm Asya bölgesini kuşatır vaziyete gelmiştir. Arakan’da ve Bangladeş’te yaşanan soykırımların baş faili Hint yönetimi ve Hint rahipleridir. Faşist grupları destekleyen ve müslüman kanı dökmeleri için bu grupların tüm ihtiyaçlarını gideren de onlardır.

Hint rahipleri aleni bir şekilde zulümleri teşvik ederken, İslam alimleri adaletin tesisini daha fazla gündemlerine almalıdırlar.

Müslümanların yaşadığı sıkıntılar ortada iken İslam ülkelerinin tepkisizliğini ve müslümanların sessizliğini anlamak mümkün değildir. 

Mesele kontrolsüz göç sorunu olduğunda her türlü çığırtkanlığı yapan muhalefet partileri, söz konusu müslüman ülkelerdeki zulümler olduğunda niçin kafalarını kuma gömüyorlar?

Mesele her türlü magazin, ifsad ve fuhşiyat olduğunda müslüman ailelerin evlerini saatlerce işgal eden ana akım medya; söz konusu İslam coğrafyasında akan kanlar olduğunda niçin dilsiz ve sağır rolüne bürünüyor?

Mesele kafir ve zalimlerle masaya oturup işbirliği yapmak olduğunda her türlü yetkisini sonuna kadar kullanan müslüman ülkelerin yöneticileri, söz konusu müslümanların göz yaşları olduğunda niçin sivil bir vatandaş gibi davranmaktadırlar? Bir müslümanın bir damla göz yaşını tüm Amerikan bütçesine değişmeyiz.

Sizler, Şam’da bir müslümanın ayağına bir diken batsa benim ayağım kanar. Horasan’da bir müslümanın ayağına bir taş çarpsa benim ayağım sızlar, diyen bir medeniyetin evlatları değil misiniz?

O halde niçin tüm bu zulüm ve işgallere sessiz kalıyorsunuz, niçin hiç bir sey olmamış gibi kafirlerle ve zalimlerle iş tutmaya devam ediyorsunuz?

Putperestlerin, zalimlerin Batıl davalarına gösterdikleri sadakati, Müslümanlar kendi Hak davalarına göstermediği müddetçe dünyada zulümler bitmeyecektir. 

Kendi değerlerini savunmayanlar, adaleti ayağa kaldırmayanlar, Müslümanların izzet ve şerefini göz ardı edenler, mazlumların feryatlarını duymazlıktan gelenler, İslam Birliğinin tesisi için çalışmayanlar,  elbet ahirette hesap vereceklerdir.

Çağrımız; Müslüman ülkelerin liderlerinin derhal toplanmaları, ülke yöneticilerimizin de bu işte öncü olmaları ve dünyada yaşanan zulümlere karşı beraber hareket etmeleridir. Hindistan’daki müslümanların sıkıntılarının giderilmesi, Keşmir ve Arakan’daki kardeşlerimizin özgürlüklerine ve insanca yaşama hakkına sahip olmaları için tüm gayreti sarf etmeleridir.

Aynı şekilde medyamızın Keşmir'de yaşanan zulümleri tüm gerçekliği ile yansıtmaları, sivil toplum kuruluşlarının ülke yöneticilerine yapacakları her çağrı, sorumluluk alma ve safımızı gösterme açısından önemlidir.

Ey Rabbimiz KAHHAR ismine sığınıyoruz, 

Allahım, İslam’a ve Müslümanlara savaş açan tüm zalimleri kahreyle. Rabbimiz bizleri her daim Hakkı üstün tutanlardan, cihada devam edenlerden ve kardeşlerinin derdi ile dertlenenlerden eylesin.

Anadolu Gençlik Derneği olarak; İslam Birliği tesis edilmeden ve ve Hakk'ın hakim olduğu yeni bir düzen kurulmadan zulümlerin bitmeyeceğini bir kez daha ifade ediyor, İslam ülke yöneticilierini ve müslümanları sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz.    Allah’a emanet olun…


AGD TV

AGD TV’nin son videolarını izleyin

SOSYAL MEDYA

Bizi Takip Et

Yukarı Çık